Uşak Adının Tarihi
UŞAK yöresi tarihin bilinen dönemlerinden beri bir yerleşim bölgesidir. Kentin bilinen en eski adı Temenothytiadır. Kent bu adı Heraklilerden Aristomakhosun oğlu Temenostan almıştır. Temenos, Roma İmparatorluğu dönemi sikkeleri üstündeki Temenos Oikistes (Kurucu Temenos) ya da Ktistes yazıtları ve Temenos tasvirleriyle bilinmektedir.Temenothyria, Flavuslardan sonra Flaviopolis adını almıştır. İl merkezi Uşak'ın eski adı Uşşak'tır. Uşşak kelimesi iki anlama gelmektedir. Uşşak kelimesi Aşıklar Diyarı anlamına gelmektedir. Evliya Çelebi ünlü Seyehatname'sinde bu adı Aşıklar Diyarı olarak yorumlamıştır. Bunun yanı sıra "Anadolu'daki tarihi yer adları" kitabında Uşak isminin buradaki "Obsekion" kentinin isminden türediği yazılmaktadır.
Uşak'ın il oluşu
15 Temmuz 1953 tarihine kadar Kütahya'nın ilçesi olan Uşak, kendisine bağlı Sivaslı, Ulubey, Banaz ve Karahallı bucaklarının ilçe haline getirildiği düzenlemeyle il olmuştur. Aynı tarihe kadar Manisa'nın ilçesi olan Eşme ilçesi de (Güre, Sirge ve İnay bucaklarıyla birlikte), Uşak'a bağlanmıştır. Bu yıldan sonra Kütahya ili Gediz ilçesinden 13 köy ve Altıntaş ilçesinden 3 köy; Manisa ili Selendi ilçesinden 1 köy ve Afyonkarahisar ili Sandıklı ilçesinden 1 köy Uşak'a bağlanmıştır.Atatürk ve Uşak
Atatürk Uşak'a ilk defa 2-3 Eylül 1922 tarihinde komutan olarak, ikincisi 16kim 1925 tarihinde cumhurbaşkanı olarak ve üçüncü defa ise 1934 yılında İran Şahı Rıza Pehlevi ile birlikte gelmiştir. Ayrıca Atatürk'ün eşi Latife Hanım da İzmir'deki Uşaklı tüccarlar ailesi olan Uşşakizadelerdendir, yani Uşaklıdır.Uşak Hakkında Yazılanlar
Bu tarih zenginliği dolayısıyla Uşak'ta Lidya, Frigya, Hellen, Roma, Selçuklu ve Osmanlı gibi birçok uygarlığın izleri görülebilmektedir.Uşak' la ilgili geçmişe ait bilgilerden birini, ünlü gezgin Katip Çelebi cihannüma isimli eserinde verir: Uşak, Kütahya’dan batıya bir merhale Murat Dağı yakınında, bir dere içinde kaleli bir kasaba, 150 adet köyü bulunan mamur bir kazadır. Kasabası geniş bir ovanın doğusuna düşüp köyleri o ovada bulunmaktadır. Seccade ve Halısı meşhurdur.
Bir diğer gezgin Evliya Çelebi ise Uşak halısı hakkında bilgiler verir. Seyehatname'de, Uşak halısının çok kıymetli olduğu ve değişik bölgelere ihraç edildiği yazılıdır. Evliya Çelebi Uşak'ta Rum ve Ermenilerin kalabalık bir nüfusa sahip olduğundan da bahseder. Tarih boyunca Uşak' ta Türklerle birlikte Rum ve Ermeniler dostluk içinde yaşamışlar.
Wilhelm Von Bode ve Emest Künnej adlı iki Alman araştırmacı Uşak halıcılığına dair yaptıkları ve 20. yüzyılın ilk çeyreğinde birkaç basımı yapılan eserde; gerek hollanda ve gerek ingiltere'deki yüksek sınıfa mensup ailelerin evlerinde 18. yüzyıldan kalma Uşak halılarının bütün odaları kaplamakta olduğundan bahsederler. Bugün de Berlin Bergama Müzesi'nde sergilenmekte olan 15. yüzyıla ait madalyon tipli büyük halı Uşak halılarının o dönemdeki değerine bir örnek teşkil eder.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder